Espor Dünyasında NFT’ler ve Hukuki Meseleler
Blockchain eko sisteminde en hızlı büyüyen alanlardan birisi NFT pazarı. Diğer yandan oyun dünyasında Esport inanılmaz bir ivmeyle gelişiyor. Peki Espor ile blockchain birlikte bir potansiyele sahip mi? Şüphesiz bu kombinasyon büyük fırsatlar doğuruyor ve Finahukuk olarak bu potansiyele kapsamlı bir açıdan yaklaşmaya karar verdik.
NFT Nedir?
NFT’ler bildiğiniz üzere benzeri olmayan dijital öğeleri temsil eden token’lardır. Benzersizdir ve fiziki veya dijital bir varlığın hakkını temsil etmektedir. Bu token’lar blockchain teknolojisi kullanılarak yaratılır ve işlem görür. Bu varlıkları temsil eden token’lar blockchain ağında saklanmamaktadır. Üretilen Token, dayandığı varlığı, onun fiziki yerini ve özelliklerini token’ın içinde özelleştirilen meta veri aracılığıyla temsil etmektedir.
NFT başlığı altında tokenize edilen varlıklar günümüzde ilgi çekici veya önemli anları içeren videolara, oyun kartlarına, koleksiyonlara, dijital sanat, resim, müzik vb. pek çok medya türüne konu olabilmektedir. NBA Top Shot günümüzde en çok bilinen NFT pazaryerlerinden birisi olup 7,5 milyar dolar değerlemeye ulaştığı bilinmektedir.
Espor
NFT’ye dayalı Espor büyük bir fırsata sahiptir. Diğer spor dalları gibi NFT’ler espor’daki rekabetin önemli anlarını, oyuncu resimleri, örneğin bir maçta kullanılan kilit bir silah, esporla ilgili sanat çalışması gibi pek çok dijital koleksiyonu içerebilir. NFT’ler ayrıca canlı etkinliklerin biletlenmesi sürecinde de kullanılabilir.
Espor’da fan token’lar da popüler olan diğer token türlerindendir. Fan token’lar taraftarlar ve takımlar arasındaki ilişkinin gücüne dayanarak yaratılmıştır. Bazı taraftar token’lar yönetim hakkı, bazı içeriklere ayrıcalıklı erişim hakkı, ödül gibi özelliklere sahip olabilmektedir. Örneğin OG Esport Fan Token’ı token sahiplerini takım hakkında verilecek kararlarda oy hakkı vermektedir. Team Alliance, Team Heretics ve Natus Vincere’de fan token ihraç etmiştir.
Espor’da NFT’nin Sorunları
NFT ile ilgili sorunların başında NFT’nin temsil ettiği hakların kapsamı gelmektedir. Tipik olarak bir NFT, NFT’nin ilişkili olduğu dijital medya aracını temsil etmektedir fakat dayalı olduğu unsurun telif hakkı farklı kişide olabilmektedir. Bu sebeple NFT satan platformlar NFT’nin sahibine atıfta bulunmakta, dijital medya içeriğinin sahibi bazen farklı kişi olabilmekte ve bu konu hakkında açıklama yapmak zorunda kalabilmektedir.
Örneğin Dapper NBA’deki önemli anlar için NBA’den lisans alarak NFT ücretmektedir. Bununla birlikte espor lisans hakları daha karmaşık olabilmektedir. Esporta farklı kimseler farklı haklara aynı anda sahip olabilmektedir zira oyun yayımcıları, takımlar, ligler, oyuncular, turnuva organizatörleri gibi eko sistemde farklı kimseler mevcuttur. Espora dayalı NFT üreten birisi tüm ilgili taraflardan gerekli hakları sağladığına emin olmalıdır.
Örneğin Espor içeren bir NFT’nin bir oyunun önemli bir anını içerdiğini varsayalım. Bu durumda oyun yayımcısından gerekli izinler alınmalıdır. Fair-use (adil kullanım) gibi istisnalarla da izin alınmadan ilerlenebilir ancak burada sınıra dikkat edilmelidir.
Pek çok NFT projesi üçüncü taraf fikri mülkiyet haklarını izinsiz barındırmaktadır. Bazen üçüncü kişinin fikri mülkiyeti NFT’nin kendisi dahi olabilmektedir. Bu durumu hiçbir hukuki düzenleme korumamaktadır.
NFT’ye konu hakları lisanslarken neyin lisanslanacağı neyin lisanslanmayacağını belirlemek önemlidir. Bir NFT’de belirli bir fikri mülkiyetin lisansını alınması gerekebilir ancak bu lisans amaçla sınırlı olmalı ve diğer kısıtlayıcı hususlar dikkate alınmalıdır. Neticede NFT sahibi ilgili fikri mülkiyetin içerdiği maddi/manevi hakların yalnızca belirli bir kısmına muhtaçtır ve ihtiyacı olmayan hakları temin etmesi de âtıldır. Örneğin, fikri mülkiyetin sahibi, bu tür bir çalışmaya dayalı olarak NFT’nin değerini korumak için sınırlı sayıda NFT oluşturma hakları verebilir. Başka bir örnek fikri mülkiyet sahibi, lisans alanın NFT amaçları doğrultusunda lisanslı eserle bağlantılı değişiklikler yapma hakkını açıkça yasaklayabilir veya kısıtlamalar getirebilir. Dijital sanat-katmanlı sanat olarak ifade edilen yeni nesil yaratıcı çalışmaların yaygınlaştığı dünyada telifin korunması önem arz etmektedir.
Lisans sahipleri iyi tasarlanmış lisans anlaşmalarıyla NFT’lerin yeniden satılmasından daha iyi gelir elde edebilmektedir.
IP’lerine dayalı olarak NFT oluşturma hakları veren fikri mülkiyet sahipleri, herhangi bir NFT’nin hem satışı hem de yeniden satışı için gelir paylaşımında ciddi sorunlar yaşayabilmektedir. Birçok NFT, NFT ‘yaratıcısına’ ilk satışta ve ayrıca (akıllı sözleşmeler aracılığıyla) herhangi bir yeniden satışta ödeme alacak şekilde yapılandırılmıştır. Lisans verenler, iyi hazırlanmış lisans anlaşmaları ile NFT yeniden satış gelirlerinden komisyon temin edebilirler.
Uygun şekilde lisanslanmayan NFT’lerin artan sayısı göz önüne alındığında, fikri mülkiyet sahiplerinin fikri mülkiyet koruma stratejilerini yeniden düşünmeleri önem arz etmektedir. Örneğin, espor takımları, etkinlik organizatörleri, ligler, sponsorlar ve oyun şirketleri, marka tescil ve kullanımlarını NFT’leri kapsayacak şekilde genişletmeyi düşünmelidir.
Tasarım Tescili
Tasarım Tescili de NFT ile ilişkilendirilebilen bir konudur. NFT’lerin satışından ve yeniden satışından elde edilen karlar önemli olabileceğinden, tasarım tescili özellikle değerli olmaktadır. Ticari marka ve telif hakkı korumasından farklı olarak, bir tasarım patentinin sahibi, yalnızca tasarımın kullanımına atfedilebilir kârların bir kısmına değil, ihlal edenin tüm kârına el koydurabilir.
NFT Oluştururken Menkul Kıymet Token Yaratmak
Burada sermaye piyasası düzenlemeleri de önemli olmaktadır. Zira eğer siz espor token’ı ihraç ederken token’a menkul kıymet özellikleri atfederseniz sermaye piyasası düzenlemelerine uymak zorunda kalabilirsiniz. Token’ı alacaklara kâr beklentisi, ortaklık hakkı, gelir garantisi gibi özellikler vaat etmek adli suç doğurabilir. Bu, ABD’de de Türkiye’de de böyledir. Keza NFT token’larla kolaylıkla kara para aklanabilir veya bu token’lar yasa dışı kumar oynanmak için kullanılabilir. Dolayısıyla bu adli risklerden kaçınılması iyi hukuki tasarıma bağlıdır.